Ekonomik kriz derinleştikçe halk gitgide büyüyen bir yoksulluk, açlık ve borçlanma sarmalıyla boğuşuyor. Biz gençler eğitimimizi sürdürmek için güvencesiz işlerde çalışmak zorunda kalırken pek çoğumuz da işsizlikle karşı karşıya kalıyoruz. Çocuklarını okutabilmek için bin bir zorluğa göğüs geren emekçilerin, okul giderlerini karşılayabilmek için hem okuyup hem çalışan binlerce öğrencinin hakkını gasp eden, geleceğini çalan Saray Rejimi; sermayedarları, patronları kanatları altına alıyor. Halk her geçen gün yeni bir zamla yüzleşirken patronların vergi borçları bir çırpıda siliniyor.
Evet, içinde bulunduğumuz tablonun olumsuz olduğunun farkındayız.
Geçinemediğimiz, zaman zaman en temel ihtiyaçlarımızdan bile mahrum kaldığımız, borç sarmalına mahkûm edildiğimiz, geleceksizliğe itildiğimiz, Saray Rejiminin hayatımızın her alanına saldırdığı ve bizi ablukaya aldığı bu süreçte yalnızlaştırıldığını ve çaresiz hissettiğini biliyoruz.
Sesinin ve taleplerinin duyulmadığını, yalnızca seçimi bekleyerek sessizce oturmanın makbul diye dayatıldığını biliyoruz. Potansiyelinin, özgücünün ve öfkenin sindirilmeye çalışıldığı bir düzende yaşıyoruz. Fakat gençliğe reva görülen bu çıkmaz, gelecek diye bize dayatılan bu yıkım; kaderimiz değil.
Baskı ve yıldırma politikalarının ülkemizdeki uygulayıcısı olan Saray Rejimi, bu yıkımı kaderimizmiş gibi gösterse de bizler bir araya geldiğimizde bu yıkımı reddederek eşit, adil ve özgür bir geleceği inşa edebiliriz. Toplumun en dinamik kesimi olan gençliğin gücü; özerk-demokratik üniversiteyi kurmaya, barikatları aşmaya, sarayları yıkmaya, bize reva görülen bu düzeni değiştirmeye yeter.
Nitelikli eğitim hakkımızı kazanmak, faturasının bize kesilmeye çalışıldığı krizi reddetmek 6 talebin sağlanmasından geçiyor:
1- KYK bursu arttırılsın, krediler bursa çevrilsin, kredi borçları silinsin!
2- Nitelikli devlet yurtları arttırılsın, öğrenci evlerine kira desteği verilsin!
3- Yemekhane zamları geri alınsın, kantinler kamulaştırılsın, öğrenci evlerine gıda desteği yapılsın!
4- Öğrencilere kırtasiye, not, kitap ve internet ihtiyaçları parasız sağlansın!
5- Öğrenci evlerinin su, elektrik ve doğalgaz faturalarına indirim yapılsın!
6- Öğrencilere parasız ulaşım hakkı sağlansın!
1- KYK BURSU ARTTIRILSIN, TÜM KREDİLER BURSA ÇEVRİLSİN, KREDİ BORÇLARI SİLİNSİN!
Üniversitelerimizdeki neoliberal saldırıların aracı olan, uzun zamandır eğitimin niteliğini düşüren, bilimsel ve laik eğitimin altını boşaltan, üniversiteleri yarı açık cezaevinden bozma AVM’lere çevirmeye çalışan, üniversitenin asıl öznelerini karar alma süreçlerinden dışlayan ve iradesini yok sayan, üniversitelere kayyumlar atayan, kadroları yandaşlarla dolduran, gençliği eşit, parasız, anadilde ve nitelikli eğitim hakkından mahrum bırakan, eğitimde cinsiyet eşitsizliğini derinleştiren AKP/Saray Rejimi; mezuniyetin ardından da gençliği büyük bir geleceksizliğe sürüklemektedir. Her geçen gün artmaya devam eden hayat pahalılığı içerisinde öğrenciler için aylık 850 TL ile geçinmeye çalışmanın günümüzde imkansız olduğu aşikardır. 850 TL ile bir öğrencinin kira, gıda, eğitim giderlerini karşılayarak öğrenim hayatını sürdürmesi beklenemez.
Mart ayının sonunda yıllık enflasyon, tüketici fiyatlarında %61,4 oldu. *(TÜİK verilerine göre) Eğer öğrencilik sürecinizde öğrenim kredisi aldıysanız mezun olduğunuzda diplomayla birlikte kim bilir ne kadar faizle geri ödeyeceğiniz bir borcun da sahibi oluyorsunuz. DİSK verilerine göre gençlerde geniş tanımlı işsizlik oranı %43 iken genç kadınlarda geniş tanımlı işsizlik %54 oranlarında. 2021 yılı itibariyle 5 milyon gencin KYK borcunun 5,5 milyar dolara ulaştığı kaydedilmişken AKP patronların vergi borçlarını bir kalemde silmeyi tercih ediyor.
Veriler ışığında da görüyoruz ki mezun olunca iş bulabilme ihtimalinin neredeyse yüzde elli olduğu bir dönemden geçerken gençleri on binlerce liralık borçla mezun olmaya mahkum etmek, öte yanda ise sermayedarların ve patronların milyar liralık borçlarını silmek düpedüz geleceğimizi çalmaktır. Yüz binlerce gencin patronlar tarafından ucuz işgücü olarak kullanılmasına göz yummak hatta onları bile isteye buna mahkum etmek de geleceğimize göz dikmektir. Öğrenciler aslında en başından, okul öncesi eğitimden başlayarak eşitsiz ve niteliksiz bir eğitim çarkına itilmektedir.
Bizler öğrencilerin en temel hakkı olan nitelikli, parasız eğitim için taleplerimizi yükseltiyoruz. Borç sarmalı değil parasız eğitim hakkımızı istiyoruz. KYK bursu arttırılsın, krediler bursa çevrilsin, kredi borçları silinsin!
2- NİTELİKLİ DEVLET YURTLARI ARTTIRILSIN, ÖĞRENCİ EVLERİNE KİRA DESTEĞİ VERİLSİN!
Eğitim yılının başında büyük bir KYK yurdu krizine şahit olduk. Yetersiz ve niteliksiz KYK yurtları sebebiyle binlerce öğrenci barınma hakkından mahrum kaldı. Öğrenciler ya fahiş fiyatlı özel yurtlara ya da tarikat ve cemaat yurtlarına mahkum bırakıldı. Eğitim yılının başından itibaren pek çok KYK yurdunda nitelikli ve güvenli barınma hakkı için öğrenciler taleplerini dile getirmek üzere bir araya geldiler, yüzlerce dilekçe teslim ettiler ve eylem yaptılar. Gençlik, bu yakıcı soruna karşı sokakta tüm öğrenci gençliğin taleplerini yükseltti. Bu eğitim öğretim döneminin sonuna doğru yaklaşırken görüyoruz ki hala nitelikli barınma sorunu yakıcılığını korumaktadır.
TÜİK, Tüketici Fiyat Endeksi Mart 2022 raporu verilerine göre kira artışları on iki aylık ortalamalar olan 29,88 düzeyinde olacak. Bu veriye göre her ne kadar 850 TL’ye kiralık ev bulmak artık zaten imkansız olsa da 850 TL’ye kirada oturan bir öğrenci varsayarsak zam sonrası kira ücreti 1.103 lira 98 kuruşa ulaşmış olacak. Yani bir öğrenci yemedi içmedi, hiç para harcamadı, tüm kredisini/ bursunu kiraya verdi dersek bile yine de kirasını ödeyemeyecektir. Kaldı ki şu anda hiçbir öğrenci 2.500 TL’den aşağı fiyatta bir ev bulamıyor. Öğrenci evleri kiralarını nasıl ödenebileceği hususuna da değinmek gerek. 2021 verilerine göre öğrencilerin %82,2’si ne kredi ne burs alabiliyor. Buradan hesapla; yükseköğretimde kayıtlı 8 milyon 241 bin öğrencinin (YÖK’ün 2021 verilerine göre) 6 milyon 774 bin 102’si kredi ya da burs alamıyor demektir. 6 milyon kadar öğrencinin nasıl geçineceği ise görmezden geliniyor. Bu tabloda tüm öğrencilere yetecek şekilde nitelikli devlet yurtları arttırılsın, öğrenci evlerine kira desteği verilsin!
3- YEMEKHANE ZAMLARI GERİ ALINSIN, KAMPÜS İÇİ ÖZELLEŞTİRMELER SON BULSUN, ÖĞRENCİ EVLERİNE GIDA DESTEĞİ YAPILSIN!
Saray Rejimi tarafından ekonomik krizin faturasının emekçilere, öğrencilere kesilmeye çalışıldığı bu süreçte her gün nitelikli yemek hakkına yönelik saldırılar gün yüzüne çıkmaktadır. Her gün farklı bir üniversitede yemekhane fiyatlarına zam gelmektedir. Yalnızca geçtiğimiz haftalarda ODTÜ, Yıldız Teknik Üniversitesi, Uşak Üniversitesi ve Hacettepe Üniversitesi yemekhanelerine zam geldi fakat gençlik “Müşteri değil, öğrenciyiz!” diyerek nitelikli yemek hakkı için seslerini kampüslerden dışarı taşıdılar.
Üniversite kantinlerinde ve KYK yurtları kantinlerinde de yapılan zamlar nedeniyle en temel ihtiyacımız olan suya ulaşmak bile lüks oldu. Bırakalım tost, sandviç almayı çay veya kahve almak dahi öğrenci bütçesini zorlar hale geldi. Ülkemizde tek bir insanın aylık gıdaya harcadığı para bile sadece 1500 lira olarak hesaplanıyor. Bir de öğrencilerin 850 TL ile hem barınma hem ulaşım hem eğitim giderlerini karşılamasını bekliyorlar. Bir avuç zengin azınlık arasında değilseniz geçinip geçinemediğiniz, gece aç uyumak zorunda kalıp kalmadığınız, borç sarmalıyla mı boğuştuğunuz yoksa eğitiminizi mi yarıda bıraktığınız önemli değil demektir. Krizi çıkaranların bizim yaşamımıza da göz dikmiş durumda olduğunu görüyoruz.
Hayat pahalılığı altında öğrenci evlerinde de geçinmek günden güne zorlaşıyor. Bir marul fiyatı 20 lira, fasulyenin kilosu ise 40 lira. Bir paket makarna 5-6 lira iken aylık gıda masrafları artık yüzlü sayıları çoktan aşarak artık binli sayılara ulaşmış durumda. Buna bir de sene başından beri durmadan zamlanan doğalgaz, su ve elektrik faturaları eklenince tam zamanlı çalışarak dahi insanca beslenebilmek mümkün değil. Halkın tüm kesimleri gibi öğrenciler de lüks harcamaları bırakalım, doğru düzgün bir porsiyon yemeğe dahi erişemiyor. Yemekhane zamları geri alınsın, kampüs içi özelleştirmeler son bulsun, öğrenci evlerine gıda desteği yapılsın!
4- ÖĞRENCİLERE KIRTASİYE, NOT, KİTAP VE İNTERNET İHTİYAÇLARI PARASIZ SAĞLANSIN!
Döviz kurlarındaki yükselmenin ardından geçtiğimiz yılın sonunda basın, yayın ve kâğıt sektörlerinin üretim maliyetlerinde büyük artış yaşanmıştı. Gazete kâğıdı fiyatları %60, matbaa giderleri yaklaşık %40; kitap kâğıdı %60, birinci hamur kâğıdı ise %120 oranında zamlanmıştı. Hali hazırda el yakan kitap ve kırtasiye ürünlerine, zamların ardından erişebilmek iyice zorlaştı. Kitapların yanı sıra bir diğer bilgi edinme kaynağı olan internet fiyatları ise ortalama 90-100 TL. İnternet hızı ve kota sorunu ise bir ayrı çıkmazı oluşturuyor.
Uygulamalı dersler için de teorik dersler için de alınması zorunlu olan notlara ve kitaplara öğrencilerin bütçesi yetmemektedir. Parasız olması gereken eğitim hakkı kapsamında zaten halihazırda tüm not ve kitapların öğrencilere parasız olarak sağlanması gerekir. Öğrencilere kırtasiye, not, kitap ve internet ihtiyaçları parasız sağlansın!
5- ÖĞRENCİ EVLERİNİN SU, ELEKTRİK VE DOĞALGAZ FATURALARINA İNDİRİM YAPILSIN!
AKP’nin enerjideki özelleştirme ve piyasalaştırma politikaları sonucu neredeyse gün aşırı akaryakıta, doğalgaza ve elektriğe zam geliyor. Yalnızca yılın ilk 3 ayı içinde doğalgaz fiyatları yüzde 68, elektrik ise yüzde 372 oranında yükseldi. Geçtiğimiz hafta suya da yüzde 29 oranında zam yapıldı. IPSOS tarafından yapılan araştırmaya göre vatandaşların %55’i elektrik faturalarını, %46’sı ise doğalgaz faturalarını ödemekte zorlandıklarını ifade ediyor.
Ekonomik krizin faturası ardı arkası kesilmeyen zamlarla ve vergilerle; halka ve öğrencilere kesilmeye çalışılmaktadır. Krizi yaratan halk değil Saray Rejimi’dir. Yapılan tüm zamlar geri alınmalıdır. Öğrenci evlerinin su, elektrik ve doğalgaz faturalarına indirim yapılsın!
6- ÖĞRENCİLERE PARASIZ ULAŞIM HAKKI SAĞLANSIN!
Ulaşım sorunu yakın zamanda İBB’nin yaptığı %40 ulaşım zammı ile gündemde olsa da AKP’nin ülkeyi sermayedarlara, patronlara peşkeş çekmesi, yüksek döviz kuru ve petrol fiyatları sebebiyle aslında uzun süredir süregelen bir sorun. Saray rejimi halkı her geçen gün daha derin bir yoksulluğa itiyor. Onlar milyonlarca liralık özel araçlarında yolculuk ederken bizi güneşi dahi görmediğimiz sabahın erken saatleri ya da gecenin körü fark etmeksizin tıklım tıkış toplu taşıma araçlarına mahkûm bırakmaya çalışıyorlar.
Zammın ardından AKP Grup Başkan vekili çıkıp “AKP olarak, Cumhur ittifakı olarak bu yüzde 40 zammın kaldırılması için teklif sunacağız” diyor dalga geçer gibi. Saray rejiminin bile isteye halka reva gördüğü yoksulluğa karşı alternatif görülen muhalefetin, kısacası düzen partilerinin de çözüm getiremeyeceğini bir kere daha gördük.
İlk adım olarak ulaşım zamlarının kaldırılmasını talep ediyoruz. Ancak biliyoruz ki açlık sınırının asgari ücretin 300 lira üstünde olduğu şu günlerde 850 TL öğrenim bursu öğrencinin hayatını idame ettirmesine olanak sağlamamaktadır. Bu yüzden asıl talebimiz öğrencilerin ücretsiz ulaşım hakkına sahip olmasıdır.
Krizin faturasını öğrenciler ödemeyecek!
Daha önceden de ifade etmiştik: Bu krizi biz çıkarmadık, yoksulluğun ve halkın içine sürüklendiği borç batağının, işsizliğin sebebi de biz değiliz. AKP iktidarı ve patronlar bu tablodan sorumludur ve biz bu gerçeği teşhir etmek ve krizin yükünü sorumlularına yüklemek için elimizden ne gelirse yapacağız!
Şimdi tekrardan ifade ediyoruz ve irade beyanında bulunuyoruz: Bu krizi biz çıkarmadık. Bize gelecek diye dayatılan yıkımı reddediyoruz, geleceği inşa etmek için varımızla yoğumuzla örgütleneceğiz, mücadeleyi yükselteceğiz, sesimizi bütün gençliğe ulaştırana, geleceğimizi çalanları alaşağı edene kadar durmayacağız!
Gençliğin yaratıcı, yıkıcı potansiyeli; sesini duymazdan gelenlerin, yıldırma politikalarıyla dört yanı saranların en büyük korkusudur. Gençliği sesi, öfkesi, adımlarıdır düzeni değiştirecek olan.
Başta bu 6 talebin karşılanması olmak üzere eğitim hakkımız için ve özerk-demokratik üniversiteyi kurmak için senin de sesini, öfkeni, adımlarını örgütleyerek bizimle yürüyeceğine inanıyoruz!
Devrimci Gençlik Dernekleri saflarında; sokaklarda, meydanlarda, amfilerde, forumlarda buluşalım, eşit, adil, özgür ve yaşanabilir bir memleketi birlikte kuralım!
Gençlik derneği ile güçlü!
Devrimci Gençlik Dernekleri
Devrimci Gençlik Dernekleri’ne katılmak için tıkla.
