Derneğimizin İkinci Olağan Kurultayı’nı, “Emperyalizmin ve Faşizmin Üzerine Bir Adım Daha” şiarıyla gerçekleştirdik.
Koronavirüs salgını nedeniyle ertelenen kurultayımız iki yılın ardından farklı illerden bir araya gelen üyelerimizin katılımıyla gerçekleşti. Kurultayımız, Türkiye devrimci hareketi tarihinde Devrimci Gençlik’in yerine ve derneğimizin bir yıllık siyasal ve pratik bilançosuna dair değerlendirmeyle başladı. Ardından, geçtiğimiz dönemde yaptığımız politik çalışmalar değerlendirilerek dünyada ve Türkiye’deki siyasal tablo ışığında gelecek dönem hedeflerimiz belirlendi.
AKP-Saray Rejimi’nin halkı karşı karşıya bıraktığı sefalet düzeni özellikle koronavirüs pandemisinin ardından aleni bir saldırı politikası halini aldı. Dinamik gençlik örgütlülüğü başta olmak üzere işçilerden kadınlara toplumun farklı kesimleri faşist baskı politikalarına karşı irili ufaklı direnişlerle sesini yükseltti. Boğaziçi Üniversitesi direnişi, İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmasına karşı kadınların isyanı, Farplas, Migros, Yemek Sepeti işçileri başta olmak sayısı 100’leri bulan emekçi direnişleri, AKP’nin 20 yıllık iktidarı karşısında demokrasi isteyen milyonlara umut oldu.
ABD emperyalizmi Ortadoğu başta olmak üzere tüm dünyada terör estirirken Saray Rejimi, emperyalizm ile ilişkilerini güçlendirdi. ABD gemilerinin Boğazlardan geçmesi ve Sarayburnu’na demirlemesinin yanı sıra İsrail Cumhurbaşkanı Herzog’un Türkiye’ye gelişi AKP’nin emperyalizmin kullanışlı aparatı olduğunu bir kez daha göstermektedir. Ekonomik krize karşı sokağa çıkmanın dahi yasaklandığı, NATO’nun Ortadoğu başta olmak üzere tüm dünyada halkların kanını emdiği bu dönemde gençliğe düşen temel görevlerden biri de emperyalizme ve faşizme karşı mücadeleyi yükseltmek ve olabildiğince fazla genci devrimci mücadele etrafında bir araya getirebilmektir.
Faşizmin, genelde tüm toplum özelde ise gençlik üzerinde kurduğu baskının arttığı, toplumsal muhalefete yönelik her türlü zorbalığın olağanlaştırıldığı, apolitikliğin geleceği çalınan milyonlarca gence “bireysel kurtuluş” adı altında dayatıldığı, polis, yargı, medya tarafından dört bir yanımızın kuşatıldığı koşullarda devrimci mücadele her zaman olduğundan daha fazla zorluk taşıyor. Dünyanın dört bir yanındaki işçi-emekçi direnişleri ve sömürüye karşı direnen halklar bizlere ‘tarihin sonu’nun gelmediğini gösteriyor.
Bu bağlamda emperyalist sömürüye karşı bağımsızlığın, faşizme karşı demokrasinin kazanılması gerektiğini biliyoruz ve 68 kuşağından aldığımız bu devrimci mirası “bir adım ileri” taşımayı kendimize görev sayıyoruz. Devrimci gençlik, irade demektir, ısrar demektir, disiplin demektir, cüret demektir. Her zamankinden daha güçlü bir halde, kararlarımızdan emin, sonsuz bir inanç ile ”Emperyalizmin ve Faşizmin Üzerine Bir Adım Daha” atıyoruz. Tarihten Geliyoruz Zafere Yürüyoruz şiarımız boşuna değil. Devrimci geleneğimizden aldığımız deneyim ve güçle Marksizmi günümüz koşullarında okuyor ve “dünyanın Türkiyesi’nde” devrim yapmak için mücadele ediyoruz.
Derneğimizi, devrim yolunda önemli bir araç noktasında tahayyül etmek yetmez. Onu gerçekten devrime bağlanmış, devrime yürüyen bir menzilde tutmak ancak bizim öz gücümüzle başarabileceğimiz bir ödevdir. Şimdi tarihe soruyoruz: Biz değilsek kim olacak, biz yapmazsak kim yapacak? İşte bu cüretin ta kendisidir. Çok açık ki, devrime ve onun zaferine inanıyoruz. Bunun için Lenin’in tarif ettiği şekilde gününü gecesine katan bir devrimcilik anlayışıyla yılmadan yorulmadan mücadele ediyoruz. Gerçekleştirdiğimiz kurultay tüm bu amaç, hedef ve doğrultunun yoluna bir kilometre taşı daha eklemeyi hedef edinmiştir. Günümüzde gençliğin mahkûm edildiği geleceksizlik çıkmazı da örülmeye çalışılan korku iklimi da aşılmaz değildir. Gençliğin örgütlü devrimci mücadelesi ile üniversiteleri de memleketi de özgürleştirmek mümkündür. Buzu kıracak olan da yolu açacak olan da biziz. Ve bunu ne bedel uğruna olursa olsun mutlaka yapacağız.
Kurultayımızı daha önce olduğu gibi derneğimiz açısından bir hesaplaşma, özeleştiri verme günü olarak da ele aldık. Kurulduğumuz günden bu yana gerçekleştirdiğimiz tüm eylem ve etkinlikler başta olmak üzere izlediğimiz politikalar ve kampanyalarımız özeleştiri kültürü dahilinde değerlendirildi. Dernek programımızdaki eksiklere dair tartışıldı ve bunları gidermek üzerine yeni kararlar alındı. Üniversitelerde, liselerde ve mahallelerde gerçekleştirdiğimiz çalışmalar irdelenerek gelecek dönemde gençliğin ihtiyacının neler olduğu ve derneğimizin bu ihtiyacı karşılamak için nasıl bir yol izlemesi gerektiği üzerine tartışıldı. Emperyalizme ve faşizme karşı mücadelede bir odak olma hedefinin yanı sıra üniversitelerimizde karşı karşıya kaldığımız türlü baskılara karşı özgür bilim, parasız eğitim ve özerk-demokratik üniversite mücadelesini daha da yükseltme temel hedef olarak belirlendi.
Yine ifade özgürlüğü, itiraz ve örgütlenme hakkı başta olmak üzere saray rejimine yönelik her türlü itirazın “terör” yaftası altında saldırıya uğraması ve geleceğimizin bir avuç egemen tarafından çalınmasına karşı “Gelecek Ellerimizde” şiarıyla gençliği mücadeleye çağırmanın günümüz politik atmosferinin ihtiyaçlarından biri olduğu kararlaştırıldı. Bunun için üniversiteler ve liseler başta olmak üzere bulunduğumuz her alanda temas edebildiğimiz kadar gence devrimci mücadelenin yol göstericiliğinde temas etmek ve devrimci gençliğin gücünü Saray Rejimine göstermek hedeflendi.
Kurultayımızın sonucunda mevcut ihtiyaçlar gözetilerek, tüm bu çalışmaların denetimi ve takibi ile örgütlenmesinin sağlıklı ve nitelikli kılınması için İl Koordinasyonları, Merkezi Yürütme Koordinasyonu, Merkezi Komisyonlar güncellendi.Bu bağlamda Dernek Basın Sözcülüğü’ne Hüseyin Ege Kök, Dernek Genel Sekreterliği’ne ise Zeynep Büşra Islak seçildi.
Şimdi her zamankinden daha güçlü ve her zamankinden daha kararlı şekilde zafere yürüyoruz. Tarihten geliyoruz şiarı, bizim için, Habaş’ın “Bugün, dünün nitel bir genişleme halidir ki aynı zamanda, dün, yarının materyalist ve entelektüel kuruluşunu meydana getirir” sözleri ile aydınlatılabilecek bir diyalektik bütünü ifade ediyor. Bugün tarihin, nitel genişleme halidir. Bizi tarihten zafere taşıyan güç budur.
Yaşasın Gençliğin Devrimci Örgütü!
Yaşasın Gençliğin Devrimci Mücadelesi!